Dudak Dolgusu Nedir?

Dudak dolgusu; dudaklara hacim kazandırmak ya da dudak yapısını şekillendirmek üzere dudakların iç kısmı ve çevresine dermal dolgu enjekte edilmesi esasına dayanan estetik bir müdahaledir. Bu işlem çeşitli sebeplerden dolayı dudak incelmesi yaşayan ya da dudak yapısını değiştirmek isteyen herkese uzman kişiler tarafından uygulanabilir. Dolgu işlemi esnasında sıklıkla kullanılan dolgu maddesi ise oldukça etkili olan ve cilde hacim kazandıran hyaluronik asittir. Cildi pürüzsüz tutan ve dokuların onarılmasını sağlayan bu dolgu maddesi dudak dokusu ile uyumlu bir yapıda olup aynı zamanda ciltte yer alan hücrelerin suyu tutmasını sağlayan bir yapıya sahiptir. Vücudun yapısında yer alan hyaluronik asit ile uygulanan bu dudak estetiği yöntemi en doğal dudak dolgusu uygulaması olarak öne çıkmaktadır.

Dudak Dolgusu Kimlere, Neden Uygulanır?

Yaşlanmanın etkisi ile cildimizde kollajen, elastin doku ve hyaluronik asit miktarında, zamanla azalmalar meydana gelir. Bu eksikliği ortadan kaldırmak için yapılan dudak dolgusu uygulaması, hamileler, iltihabi deri sorunu olanlar, uçuk problemi yaşayanlar dışında herkese kolayca uygulanabilir. Dudak dolgusu işlemi, yaşlanma sonucunda ortaya çıkabilen dudak kenarı sarkması problemlerini ortadan kaldırmak için uygulanabiliyor. Ayrıca dudaklarını şekillendirmek isteyen ya da ince bir dudak yapısına sahip olup dudaklarını dolgunlaştırmaya ihtiyaç duyan ya da dudaklarında simetri problemi yaşayan ve bu nedenlerle dudak estetiği yaptırmak isteyen kişilere de uygulanabilir.

Dudak Dolgusu Nasıl Yapılır?

Dudak dolgusu yapılmadan önce yüzün yapısına uygun olan dudak şekli belirlenir. Dudak dolgusu işlemi başlamadan en az yarım saat öncesinde işlemin acısız gerçekleşebilmesi için dudak bölgesine anestezik bir krem sürülür. Dolgu maddesi enjeksiyon işlemi oldukça ince uçlu bir iğne yardımı ile gerçekleştirilir. Toplam 30 dakika kadar süren bu işlemin sonuçları hemen görülebilir. Uygulamadan sonra dudak bölgesinde kısmi morluklar ve şişliklerin görülmesi oldukça normaldir. Bu şişkinlik bazen bir hafta kadar sürse de genel olarak en fazla bir kaç gün içinde geçmektedir. Kısa bir zaman alan bu işlem acısız ve kolay bir şekilde gerçekleşir. İşlem tamamlandıktan sonra 1-2 hafta içerisinde gerekli kontroller yapılıp ihtiyaç duyulması durumunda ise rötuş işlemi de uygulanabilir. Çok ince dudak yapısına sahip olan kişilere uygulanan dudak dolgusu ise bir seans yerine bir kaç seans şeklinde bölünerek gerçekleştirilebilir.

Dudak Dolgusu Etkisi

Son dönemlerde uygulanma sıklığı artan dudak büyütme ve dudak kalınlaştırma gibi estetik işlemlerin etkisi kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Dudak dolgusu işlemi kişinin dudak yapısı, bulunduğu yaş, elastikiyeti, enjekte edilen dolgu malzemesinin kalitesine göre farklı etki süreleri gösterebilir. Genel olarak sonuçlarını hemen gözlemleyebileceğiniz ve sosyal yaşama hemen geri dönebileceğiniz bu uygulamanın kalıcılığı ise 4 ile 6 ay arasında değişebilir. Ancak bazı uygulamalarda yapılan dolgu işleminin molekül ağırlığına göre işlemin etki süresi 12-18 aya kadar da çıkabilir. Son derece doğal ve zararsız olan hyaluronik asit uygulaması gerçekleştikten belirli bir süre sonra vücut tarafından emilerek yok olur. Dudaklarınızın hacmini koruması ve dolgun gözükmesi için zamanı geldiğinde aynı işlemin yeniden tekrarlanması gerekir. Uygulama sıklığının artması ve pratikleşmesi sonucu uygun fiyatlar dahilinde dudak dolgusu yaptırmanız mümkündür. Dudaklarınıza istediğiniz ideal şekli kazandırabileceğiniz dudak dolgusu uygulamasının fiyatları ise işlemin şekli, uygulama yeri, teknikleri ve kullanılan malzemeler gibi faktörlere bağlı olarak farklılık gösterebilir.

Kalıcı Dudak Dolgusu Nedir?

Dudak yapısının düzgün ve etkileyici olması için yapılan dudak estetiği farklı yöntemler ve çeşitli biçimlerde gerçekleşebilir. Oldukça doğal ve popüler olan Hyaluronik asit dudak dolgusu uygulaması son derece sağlıklı ve güvenilir bir uygulama olmasının yanı sıra kalıcı özellikte değildir. Son dönem teknolojilerin kullanıldığı permalip dudak dolgusu ise hacimli ve güzel dudaklara sahip olabilmek ve bunu kalıcı hale getirebilmek için uygulanan dudak implantı yöntemidir. FDA onaylı ve vücuda son derece uyumlu olan herhangi bir ödem veya şekil bozukluğuna bozukluğuna yol açmayan kalıcı dudak dolgusu permelip, sağlıklı ve güvenilir bir yöntem olarak öne çıkmaktadır. Dilediğiniz zaman çıkarılabilmesinin yanı sıra yüzünüzün şekline göre farklı ebatlarda uygulanabilmesi gibi avantajları da olan yöntem son dönemlerde oldukça popüler hale gelmiştir. Dudak dolgusu ya da dudak botoksu işlemleri gibi bir süre sonra vücut tarafından emilmeyen bu implant uzun süreli olarak kullanabilmektedir. Ağrısız ve pratik bir şekilde uygulanan kalıcı dudak dolgusu aynı zamanda kolay deforme olmayan yapısıyla da tercih sebebi olmaktadır. Lokal anestezi ile yüzün yapısına uygun olarak uygulanan permalip dudak implantı istenildiğinde kolaylıkla çıkarılabilir bir yapıya sahiptir. Dudak hareketlerinizi kısıtlamayan ve son derece doğal bir görünüm sunan dudak dolgusu uygulamasının hemen ardından bir kısıtlama yaşamadan günlük hayatınıza devam edebilirsiniz. Bu uygulamanın ardından sadece doktorunuzun gerekli görmesi durumunda antibiyotik kullanmanız gerekebilir.

Dudak Dolgusu Sonrası Ödem ve Şişlik

Dudak dolgusu her bireyde dudağın aynı bölümüne uygulanmaz. Dudağın alt ya da üst kısmındaki kırmızı bölgeye ya da dudakla derinin birleştiği kontur denilen alana uygulanabilir. Farklı teknikler kullanılarak yapılan bu işlemler sonucunda kısa sürede dudakların hacmi artarak dudaklar belirginleşir. Hyalüronik asit, sayesinde daha parlak ve sağlıklı görünen dudaklarda bu sonuçların dışında hafif bir şişlik ya da ödem oluşması da normaldir. Uygulama sonrasında ortay çıkan bu şişlik ve ödemler yaklaşık 3 gün sürebilir ve genel olarak 2 hafta içinde tamamen ortadan kaybolmuş olur. Uzun süre devam eden ve inmeyen şişliklerin yanı sıra geçmeyen morluklar gibi bir durum oluşur ise mutlaka doktorunuzdan yardım almalısınız.

Dudak Dolgusu Sonrası Nelere Dikkat Edilmeli?

Uzman kişiler tarafından, doğru teknikler ve kaliteli malzemeler ile uygulanan dudak dolgusu sonrası herhangi bir sağlık sorunu ortaya çıkma ihtimali oldukça düşüktür. Ancak yine de hacimli ve etkileyici dudaklara kavuşabileceğiniz dudak dolgusu uygulamasının ardından bir süreliğine de olsa sağlığınız açısından dikkat etmeniz gereken bazı önemli noktalar vardır.

Uygulama gerçekleştikten sonra en az 2 saat kadar bir şeyler yiyip içmemeniz, ruj kullanmamanız ve dudağınızı zorlayacak mimiklerden kaçınmanız gereklidir.

Dudak dolgusu uygulamasının hemen ardından dudak ve çevresinde bir miktar şişlik ve ödem oluşması son derece normaldir. Dudak dolgusu uygulamasından sonra bir iki gün kadar günde 30 dakika kadar buz uygulaması yapılabilir.

İşlem yapılan bölgeyi rahatlatmak için doktorunuzun uygun gördüğü bir krem ya da jel kullanabilirsiniz.

Ödem ve morluk gidermeye yardımcı olan K vitamini içeren bitkisel ürünler kullanabilirsiniz.

Dudak dolgusunun yapıldığı esnada ve sonrasında ödem giderici kremler ile dudağınıza hafif bir şekilde masaj uygulayabilirsiniz.

Gerçekleşen uygulamanın öncesinde ve sonrasında alkol tüketilmesi ödem artışına sebep olabileceği için alkol alımına bir süre ara vermeniz gerekir.

Dudak dolgusu işlemi sonrasında çok sıcak ya da çok soğuk içecekler tüketmemeli sert çiğneme hareketlerinden kaçınmalısınız.

Uygulamanın sonrasında iki hafta süre ile sauna hamam ve buhar uygulamaları gibi aktiviteleri gerçekleştirmemelisiniz.

Uygulamanın taze olduğu ilk zamanlarda, aşırı yüklenmeniz gereken yoğun tempolu egzersiz ve ağır sporlara bir süre ara vermelisiniz.

Göz çevresi ve göz kapaklarımız, yüz estetiğinde ve gözlerimizin daha iyi görünmesinde son derece önemli bir yere sahiptir. Göz çevresini ve bilhassa göz altlarını hedef alan bu çöküntüler ise bu bölgenin daha koyu, daha morumsu görünmesini neden olarak, kişinin yorgun, yaşlı ve üzgün bir ifade kazanmasına sebep olur. Bu sorunu gidermek, gözaltı çöküntü ve morluk problemlerinin çözümüne yönelik özel olarak geliştirilmiş yenilikçi ürünleri kullanmayı tercih ederiz. Bu uygulamaların başında ise Redensity II Gözaltı Işık Dolgusu gelmektedir.

Gözaltı Işık Dolgusunun başlıca uygulama alanları nelerdir?

• Göz çevresine aydınlık ve sağlıklı görüntü kazandırılması,
• Gözaltı derisinin yeniden yapılanmasını sağlayarak göz çevresinin gençleştirilmesi,
• Gözaltı koyuluklarının, çizgilerin ve halkaların giderilmesi,
• Gözaltı çukurunun doldurulması,
• Göz çevresine canlılık ve parlaklık verilmesi

Gözaltı Işık Uygulaması Nedir?

Gözaltı ışık dolgusunu diğer dolgu maddelerden ayıran en önemli özelliği içeriğidir.
Işık dolgusunda göz altı dokusuyla uyumlu kıvamda hazırlanması ve içeriğinde hyaluronik asite ek olarak koyulukların açılması ve cildi yeniden yapılandıran amino asitler, antioksidanlar, mineral ve vitaminlerin yer alması diğer dolgulardan ayıran özelliklerindendir. Güçlü nem tutma özelliği ile cildin yapı taşlarından olan hyaluronik asit, cildin nem ve elastikiyetini artırarak, kırışıklıkların azalmasını ve cildin canlanmasını sağlar. Hücre korunması için cilt dokusunu yeniden yapılandıran; 8 amino asit, 3 antioksidan, mineral ve vitaminler ile hücrelerin uzun vadeli olarak yenilenmesine yardımcı olur.

Gözaltı ışık dolgusu, diğer dolgu uygulamalarında olduğu gibi deri altına değil kemik üzerine gelecek şekilde yapılır. Uygulama esnasında ışık dolgusu çok yavaş olarak verilir. İşlem, anestezik krem altında kanül kullanılarak yapılır. Gözaltı ışık dolgusunda iğne yerine kanül kullanması, uygulama bölgesinde morarma veya şişme riskini azaltarak, kişinin tedaviyi konforlu bir şekilde geçirmesini sağlar. Yaklaşık 15-20 dakika süren uygulama sonrasında kişi, şişlik, kızarıklık oluşmadan günlük hayata rahatlıkla devam edebilir. İşlem sonrası kısa süreli soğuk kompres yanında özel bir bakıma gerek kalmaz. İki gün başın biraz daha yukarıda tutulması, gece çift yastıkla yatma dışında özel bir önleme gerek yoktur.

Göz Altı Işık Dolgusu Etki Süresi

Göz çevresini gençleştirmek, halkalar ve morluklar için uygulanan gözaltı ışık dolgusunun kalıcılığı 8-12 ay sürmektedir. İlk seanstan itibaren gözle görülür sonuçlar ortaya çıkaran gözaltı ışık dolgusu için genellikle tek seans yeterli olur.

Bu çizgi/oluk bebeklerde de vardır.

Yaşın ilerlemesi ile birlikte çok daha belirgin bir hal kazanır. En fazla dolgu uygulaması yapılan yerdir. Bu çizgiler belirgin ise yorgun, mutsuz ya da daha yaşlı görünebilirsiniz.

Nazolabial dolgu uygulaması için hyaluronik asit içerikli dolgular tercih edilmektedir ve bu sayede bu oluklar doldurulur. Hyaluronik asit dokunuzu eritmez, aksine kendine su çekerek etkili olan bir maddedir. Normalde vücudumuzun yapı taşlarından biridir. Özellikle eklem içinde, damarlarda ve deride bulunur. Kimi insanlarda bu madde az olabilir.

Nazolabial dolgu uygulaması sonrası mimik kaslarınızda herhangi bir sorun olmaz ve gündelik yaşamınıza kaldığınız yerden devam edebilirsiniz. Uygulama iğne ile cilt altına hyalüronik asit enjekte edilmesi sayesinde yapılmaktadır. Rahatsızlık ya da ağrı oluşmaması için uygulama yapılan alanlara uyuşturucu kremler sürülür. Nadiren lokal anestetik enjeksiyon gerekir. Nazolabial dolgu uygulaması diğer bölge dolgu uygulamaları ile birlikte veya tek başına yapılabilir.

Problemin boyutuna göre kullanılacak dolgu miktarı değişiklik gösterebilir, ancak uygulamanın etkisi hemen ortaya çıkacaktır. Hatta bir taraf yapıldıktan sonra aynada diğer dolgu yapılmamış taraf ile kıyaslama yapabilirsiniz. İlk bir iki gün kızarıklık ve şişlik olabilir. En iyi görüntü 3 – 4 gün içerisinde ortaya çıkmaktadır. İlk haftanın sonunda kontrol yapılacaktır. Nadiren iğne ile gerçekleştirilen bu uygulama sonrasında morluk olabilir. Oluşursa eczanelerden morluk giderici kremler, kapatıcı kremler kullanabilirsiniz.

Nazolabial dolgu uygulamasının etkisi 9 – 18 ay süreyle sürecektir. Hyalüronik asit içeren dolgular etkinlik süresi bakımından farklılık gösterir ama en kötü durumda bile en az 9 ay boyunca uygulama yapılan bölgede kalıcılık sağlamaktadır.

Nazolabial Dolgu Uygulamasında Doğru Zamanlama Nedir?

Oluk tamamı ile derinleşmeden müdahale etmek çok daha anlamlı sonuçlar verecektir ve hatta yapılması en doğru olan şey oluklar oluşmadan cildin nem dengesini korumak olacaktır. Bu cildin her türlü yaşlanma belirtisinin daha geç oluşmasını sağlayacaktır.

Nazolabial Dolgu Uygulamasında Altın Standart Yaklaşım!

Nazolabial oluk gibi orta yüz bölgesi alanlarında yapılan dolgularda daha dikkatli olunması gerekmekte, çünkü orta yüz asıcı destek dokusunu en çabuk kaybeden ve bu nedenle sarkmaya en meyilli alanlardandır. Doğru teknikle yapılması ve öncelikle yüzü yükseltici ”lifting” etkisi yaratacak hamlelerle başlanması doğru bir sonuç için elzemdir. Yüzü önce elmacıkları destekleyerek germeye çalışmak ve bir miktar yükseltmeyi amaçlayıp nazolabial oluğu sonraki aşamada doldurmak en doğru yaklaşım olacaktır.

İşlem Sırasında Hangi Dolgu Maddesi Kullanılıyor?

Nazolabial dolgu uygulaması için hyalüronik asit içerikli dolgular tercih edilmektedir.

Nazolabial Dolgu Sonrası Mimiklerim etkilenir mi?

Nazolabial oluğa yapılan hyalüronik asit dolguların mimikler üzerine herhangi bir etkisi yoktur.

Nazolabial Dolgunun Etkisi Ne Zaman Ortaya Çıkar?

Etki işlem sonrasında kendini hemen gösterecektir. Hyalüronik asit su çekme eğilimini 2 hafta içinde tamamladığı için tam etki 2 hafta içinde oturmuş olur.

Nazolabial Dolgu Kalıcı mı?

Ortalama kalıcılık süresi 12 aydır. Dolgunun kalıcılığı mimik kullanımına, kişiden kişiye, sigara içimine,
çevresel koşullara ve yapılan dolgu maddesinin kalitesine bağlı değişkenlik gösterir.
Tekrarlayan dolgu uygulamalarında ise dolgunun kalıcılık süresinin uzadığı bilinmektedir.

Tıp alanında yaşanan bilimsel ve teknolojik gelişmeler ameliyatsız estetik uygulamalarında pek çok yeniliği de beraberinde getirmiştir. Bu yeniliklerin arasında ise son yıllarda çeşitleri artan dermal dolgu ürünleri öne çıkmaktadır. Özellikle dolgu ile çene estetiği, son dönemlerde oldukça tercih edilen yöntemlerden biri haline gelmiştir.

Çene şeklimiz yüzümüz ile uyumlu ve güçlü bir çizgiye sahip olduğunda yüz oranlarının daha dengeli görünmesine yardımcı olur. Çene hattındaki çizginin belirsizliği, şekilsel ve asimetri sorunları veya hacim eksikliği ise estetik yönden yüzün yapısal bütünlüğünü bozabilmektedir.

Yüz estetiğinde profil dengesi ve yüz özelliklerinin uyumu çok önemlidir. Çenenin de oranlarındaki sorunlar düzeltildiğinde elde edilen sonuçlar çok etkileyici olabiliyor. Dolgu enjeksiyonları ile belirgin bir çene hattı sağlanabilir, yüzünüzün ve çenenizin kontürleri önemli ölçüde düzeltilerek, estetik bir çene yapısına kavuşabilirsiniz.

Çene (Jawline) Dolgusu ile Neyi Hedefliyoruz?

Dışarıdan bakıldığında güçlü bir çene şekli ve çizgisi; gençliği, canlılığı ve çekiciliği simgeler. Güçlü ve belirgin bir çeneye sahip olmak genellikle çene noktasına düz uzanan, belirgin bir sınıra sahip olmak anlamına gelir. İyi bir çene kemiği yapısı, sadece kat kat ya da yağlı olmayan bir cilt yapısı sayesinde görülebilir. Çene ucu dolgusu ile çene daha belirgin halen getirilebilir. Çeneye uygulanan dolgu ile çene ucu uzatılabilir ve öne alınabilir. Bu sayede çene ucu daha belirginleştirilmiş ve normal görünümüne kavuşturulmuş olur. Bu dolgu uygulaması hastaların gıdı bölgesindeki belirginliği azaltır ve sarkmaları toparlar, daha iyi gözükmesini sağlar.

Çene (Jawline) Dolgusunun Başlıca Uygulama Alanları Nelerdir?

• Çenedeki şekilsel sorunların düzeltilmesi,
• Çene hattının belirginleştirilmesi,
• Çenenin uzatılması,
• Çene ucunun büyütülmesi,
• Çenedeki asimetri sorunlarının düzeltilmesi,
• Çenedeki hacim eksikliğinin giderilmesi

Çene (Jawline) Dolgusu Nasıl Uygulanır?

Yüzdeki hacim eksikliklerini ve kırışıklıkları gidermek için yapılan tüm dolgu işlemlerinde olduğu gibi çene (Jawline) dolgusunda da alerjik reaksiyon riskinin neredeyse olmaması ve güvenilir olması nedeniyle hyaluronik asit bazlı dermal dolgular kullanılır. İşlem öncesinde, kişinin yüz şekline ve hatlarına göre doğru oranı sağlayacak şekilde çenedeki sorun değerlendirilir ve dolgu enjeksiyonu uygulanacak alanlar belirlenir. Uygulama bölgesine anestezik krem sürüldükten sonra ihtiyaç duyulan alanlara mikroenjeksiyon veya kanül yardımı ile hyaluronik asit dolgular enjekte edilir.

Uygulama Sonrasında Nelere Dikkat Edilmelidir?

Yaklaşık 30 dakika içerisinde tamamlanan işlemden sonra kişi normal günlük yaşantısına rahatlıkla devam edilebilir. Diğer dolgu uygulamalarında olduğu gibi enjeksiyon alanlarında geçici ve kısa süreli hafif kızarıklık, şişlik ve morluk görülebilir. Uygulamanın etkileri işlemden 2 ila 3 gün sonra ortaya çıkmaktadır. İşlem sonrasında bir ila 2 gün süreyle sıcak banyodan, sauna ve hamamdan kaçınılması önerilir.

Çene (Jawline) Dolgusunun Kalıcılığı Ne Kadardır?

Genellikle tek seans olarak uygulanan çene (Jawline) dolgusu yaklaşık 12 ila 18 ay arasında kalıcılık sağlar.

Jawline (Çene Hattı) Dolgusu Fiyatları Nedir?

Jawline çene dolgusu fiyatı hastanın ihtiyacına göre değişkenlik gösterebilir. Hastanın uygulama öncesi cilt durumu, dolgu işleminin ne kadarlık bir alana uygulanacağı ve bununla beraber kaç kutu dolgu maddesi kullanılacağı gibi unsurlar, Jawline çene dolgusu fiyatları noktasında değişkenliğe neden olabilmektedir. Muayene öncesinde net bir fiyat belirtmek sizleri yanıltabilir. Muayene ve fiyat bilgisi için sizi en kısa sürede kliniğimize bekliyoruz.

Yaşamsal döngünün ayrılmaz bir parçası olan yaşlılık sürecinde vücudumuz, yapısal ve fonksiyonel değişimlerden geçmektedir. Fizyolojik işleyişteki bu değişimin belirtileri ise daha çok cilt dokusunda kendini gösterir.

Yaşımız ilerledikçe, cildimizin esnekliğini ve sıklığını koruyan en önemli destekleyici yapılardan bir tanesi olan Kollajen miktarında azalma meydana gelir. Cildimize esneklik ve kuvvet kazandıran Elastin lifleri de sertleşerek elastikiyetlerini kaybeder. Bu durumun ciltteki, özellikle yüzdeki belirtileri ise; ince ve derin kırışıklar, gülme çizgilerinde belirginleşme, yanaklarda aşağıya doğru sarkma ve çukurlaşma, burnun iki yanından başlayarak dudak kenarlarına doğru inen derin çizgiler ve cilt yağ dokusunun azalması ile birlikte yüzde genel bir hacim kaybı olarak kendini gösterir.

Bu fiziksel değişimlerin geneli vücuttaki kallojenin azalmasından kaynaklanır. Bu sebeple estetik uygulamalar yapılırken kallojen üretimi sağlayabilen işlemler gerçekleştirilir.

Kolajen Dolgu Nedir?

Bir ila dört yıl arasında değişen kalıcılığı ve biyolojik emilebilirlik özellikleri ile Kolajen Dolgu, bio-uyumlu yeni nesil kollajen uyarıcıları arasında yer alır. Kolajen dolgunun içeriğindeki kollajeni uyaran ana etkin madde Polikaprolaktondur (PCL) ve dolgu ürününün %30’unu oluşturur. Dolgu karışımının %70’ini ise taşıyıcı ve hacim kaplayıcı olarak kullanılan Karboksimetil Selüloz (CMC) isimli yarı sentetik, suda çözünebilir polimer oluşturur. Uygulamada dolgunluk hissini görmemizi sağlayan CMC taşıyıcı madde genelde işlemden 1 ay sonra eriyerek yok olur.

Üretilen yeni kollajen lifleri derimizde bulunan Tip I kollajendir. Tip I kollajen vücutta bulunan en yaygın kollajendir. Diğer kolajen uyarıcı dolgu maddeleri yara iyileşme kollajeni olan ve cilde esneklik ile sağlamlık kazandıran Tip III kollajeni uyarırlar. Bu farklılık Kolajen Dolguyu diğer kollajen uyarıcı dolgulardan ayıran en önemli unsurdur.

Kolajen Dolgu Nasıl Uygulanır?

İşlem görecek bölgelere anestezik krem uygulandıktan sonra dolgu maddesi deri altına küçük miktarlarda enjekte edilir. Bu sebeple bu dolgu işlemini küçük bir dokunuş olarak adlandırabiliriz. Tedavi sonrasında günlük yaşama hemen dönülür. Uygulamadan sonra görülen hafif dolgunluk jelin yapısından kaynaklanmakla birlikte, geçici bir durumdur ve birkaç hafta içerisinde kaybolur. Vücutta yeterli miktarda kallojen oluşumu sağlanması ve tedavinin gerçek etkisini görmek için 3-4 ay beklemek gereklidir. Bu belirtilen süre sonunda ise cilt dokusunda istenen etki görülebilmekte ve cilt kalitesi ile görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanmaktadır.

Kolajen Dolgunun Kalıcılığı Ne Kadardır?

Kolajen dolgu uygulaması için kalıcılık süresi bir ila dört yıl arasında değişkenlik gösterir. Tedavi tekrarlandıkça kalıcılık süresi uzar.

Kolajen Dolgu Vücudun Hangi Bölgelerine Uygulanmaktadır?

Kolajen dolgu yöntemi yüz bölgesinde dudaklar, göz çevresi ve gözaltı kısımlarına uygulanır. Bu bölgeler dışında hacim ve lifting gereksinimi olan her bölgeye uygulanabilir.

• Yüzdeki derin kırışıklıklar,
• Yanaklar ve şakaklardaki hacimsel kayıplar,
• Yüzdeki izler,
• Yüz ovalini tekrardan elde etme,
• Elleri gençleştirme,
• Cilt sarkmalarını azaltma veya giderme amaçlı uygulanır.

Kolajen Dolgu Daha Mı Güvenilirdir?

Kolajen dolgu, tam biyolojik emilim sağlayan özelliği sayesinde, istenilen etki süresinin sonuna gelindiğinde normal metabolik yollarla CO2 ve su olarak vücuttan tamamen atılmaktadır.

Birçok güvenlik testinden geçmiş onaylı bir tıbbi ürün olan Kolajen dolgu, hayvansal, bitkisel veya insanlardan elde edilen herhangi bir maddeyi içermez. Ürün içeriğinde yer alan mikro kürecikler sayesinde öngörülebilir ve kontrollü bir güvenlik profili vardır. Yumuşak ve doğal görünüm ile kişinin cilt dokusu ile uyum sağlayan kolajen dolgu maddesinin bir başka önemli farkı da etkisinin 1 ayda başlayıp 4 aya kadar yavaş bir şekilde kendini gösteriyor olmasıdır. Bu durum, hızlı hacim artışı sağlamadığı için hastalar için olumlu bir farklılıktır. Diğer dolgulara oranla bu dolgunun daha güvenilir olduğu söylenebilir.

Kolajen Dolgu Kimlere Sakıncalıdır ?

Kolajen dolgu hamilelere, kortizonlu ilaç kullanan hastalara, kontrolsüz diyabet hastalarına, otoimmün hastalarına, enfeksiyonu olan hastalara, metabolik sendromu ve benzeri durumları olan kişilere uygulanamaz.